Geçenlerde marketten bir adet yoğurt aldım. Bu yoğurt, bugüne özel indirimli satış olan bir reyonda idi. Hani şu çok kıymetli mağazaların, sanki bedava veriyorlarmış gibi sunduğu reyonlardan biri. Aradaki fiyat farkı 3/1 olduğu için tercih ettim. Tabi son kullanma tarihine bakmadım.
İşte yaptığım hata burada başlıyor. Eve geldim açtım biraz yedim sonra dolaba kaldırdım. Aynı şekilde ertesi günde bir yedim, kapatıp dolaba kaldırdım. Bir gün sonra yine yedim. Fakat bu kez yedikten yaklaşık bir saat sonra midemde oldukça fena bir ağrı baş gösterdi. Akabinde de sancı şiddetlendi ve tuvalette aldım soluğu. Sonuç malumunuz; ishal olmuştum ve zehirlenmiştim. Vücut bir an önce bu toksinleri atmak için harekete geçmişti. Terliyordum, sancı çekiyordum ve midemde hiç bir şey kalmayasıya çıkarmıştım.
Tüm gün ve gece açlık hissetmeden yattım. Uyku yok tabi sadece sancı ve tuvalet geldi mi koşarak tuvalete gitme çabası. Berbat bir gece. Tahmin edersiniz nasıl olduğunu. Sonrasında ilaç ve patates haşlaması ile geçen bir gün. Metal tadı bir ağız tadı, yenenlerden ya da içilenlerden tat alamama, oldukça ağır bir baş ağrısı vs. Bundan sonrasını zaten hepiniz eminim yaşamışsınızdır. Yaşamayan varsa hiç korkmasın yaşayacaksınız.
İnsan Sağlığı, Hak ve Hukuk
Şimdi burada yapılması gereken nedir? Hak ve hukukun işlediği bir devlet düzenimiz olsa, insan sağlığına önem veren bir ülke olsak, dolandırıcılık ve gıda sahtekarlığı yapmayan market zinciri patronlarımız olsa, şikayet ettiğimizde sonuç alabileceğimizi bildiğimiz bir ülkede yaşıyor olsak gidip bu konuda gerekenleri yaparsınız. Fakat bildiğiniz gibi ülkemizde bu saydıklarım ne yazık ki bizim gibi normal vatandaşa göre değil, parası olan daha doğrusu yaptırım gücü olan insanlar için geçerli. Örneğin bu olaylar bir milletvekili çocuğuna olsa ya da topçu popçu evladı bir kimsenin başına gelse tahmin edersiniz ki bunun sonucunda bir şeyler yapılır, marketler zinciri büyük firma bu yaptığı dolandırıcılığın, fırsatçılığın bedelini bir şekilde öder. Ha sağlık geri gelir mi gelmez elbette ama bir cezalandırma olur.
Peki, yeniden olmaması için bir yaptırım uygulanır mı? Elbette hayır. Abartmayın canım sizde. Türkiye burası verirsiniz üç beş kuruş ya da milyon dolar tüm işleriniz hal olur. Ne denetim ne yürütme hiç biri size uğramaz. Tırıs gitme vardır ya ha işte aynen öyle geçer gider. Kural, hak, hukuk, adalet, insan sağlığı? Onları siz afedersiniz ama kyoun aklınızın bir kenarına soran olursa anlamlarını şakır şakır söylersiniz. Ama pratikte aramayın. Anarşik misiniz siz!
Büyük Market Yalanları
Konuyu toparlayacak olursam eğer demek istediğim şu sevgili blog okuyan az ama nadide insanlar. Büyük market yalanlarına inanmayın. Ucuz diye verilen, kampanyalı denen şeylerin mutlaka ama mutlaka bir pisliği be kandırmacası vardır. Bu devirde kimse kimseye ucuz mal vermez. Bunu unutmayın bu sizin alışveriş mottonuz olsun. Son kullanma tarihine bakın, ne kulanılmış neden ucuzlatılmış bakın, benim gibi düşünmeden direkt alıp gitmeyin. Aslında size esas tavsiyem bu büyük marketlerin hiçbirinden alışveriş yapmayın, yaptırmayın. Peki nereden alışveriş yapacağız derseniz inanın bu sorunun cevabını ben de bilmiyorum.
İzmir’de yaşarken evimin yakınında bir şarküteri vardı. Yoğurt, peynir ve yumurtayı hep oradan alırdım. Ama burada nereden ne alınır çok fazla bilmediğim gibi güvenemiyorum. Çünkü herkesin derdi kimi ne kadar daha fazla kazıklarım olduğu için ve bunu bariz suratlarında gördüğüm için güvenemiyorum. Mutlaka bir kaç yer vardır güvenilir ama kimbilir nerede. Elbette İzmir içinde de sahtekar ve düzenbaz satıcılar var, orada da büyük marketlerin bu tip yalanları var fakat az biraz yürüdüğünüzde karşınıza güvenebileceğiniz bir şarküteri bir market çıkıyor. Burada yürüseniz başınıza bir iş gelebilir…
Ha bir de bu marketlerin organik gıda reyonları oluyor. Bunu anlamış değilim. Diğer gıdalar ne peki? Plastik mi? Bol hormonlu mu? Zaten sebze meyve dediğin organik olması gereken gıdalar değil mi? Siz nasıl iş yapıyorsunuz? İnsan sağlığı bu kadar mı değersiz! Anlayamıyorum gerçekten anlayamıyorum. Bu saçmalık nerede nasıl başladı ve nasıl göz yumuluyor buna anlayamıyorum. Ama bildiğim bir şey var o da bu korkunç bir yalan ve bu korkunç yalana karşı kimseden hiç bir ses çıkmıyor.
İşin özü aman diyim dikkatli olun. Siz siz olun aldığınız her ürünü tek tek inceleyin öyle alın. Hiç kimseye güven olmayan bu devirde yediğimiz şeylerin ne kadar önemli olduğunu anlayın ve ona göre alışveriş yapın.
28 Temmuz 2017