Bugün sizlere ödülleri silip süpürmüş bir kısa animasyondan bahsedeceğim. Animasyonumuzun adı The Gift. Aşk, sevgi, ilişki, paylaşma. Animasyonda değinilen konuların bazıları bunlar. Daha fazlasını çıkartabilirsiniz elbette bu size kalmış. Örneğin ben kendi içimden bir kaç parça daha çıkarttım. Eminim sizlerin de anılarından kopup gelenler olacaktır. Bazen anlatamadıklarınız ya da itiraf edemedikleriniz -kendinize bile- kısa bir animasyonda karşınıza çıkar. Sadece izlersiniz.
Peki, neleri silip süpürmüş bu animasyon? Buyurun efenim listesi size;
-Best international shortfilm, Festival de Cine de Roca, España.
-Special Jury Prize, IV Festival Mundial de Cine extremo de Veracruz, México.
-Best script, ShortWeek festival, Spain.
-Best Animation and Best in Event, Sound & Image Challenge 2014. Macau, China.
-Best Shortfilm “Mar de Chicos”, Mar del Plata Film Festival.
-Adult Jury Prize and Kid’s Jury Prize, YoungAbout international film festival 2014. Bologna, Italy.
-Audience award, Innersound international new arts festival. Bucarest, Rumania.
-Best script, Curtmiratges festival, Barcelona, Spain. Finalist “Jury prize” y “Best music”.
-Best shortfilm, Kids Jury. 16vo Festicine Kids, Colombia.
-Best animated shortfilm. FECLAC 2013. Santiago, Chile.
-Best animated shortfilm. Mecal Chile 2013. Santiago, Chile.
-Audience award for the best film. Aninetwork Fest.
-Mention animated shortfilm. Unframe festival 2013, La rioja, Argentina.
-Special mention. Libélula Fest 2013. Barcelona, Spain.
-Honorable mention. Fam Fest 2014. South Carolina, EEUU.
-Special Mention, V Festival de Cine: Infancia y Adolescencia “Ciudad de Bogotá” 2014, Bogotá, Colombia.
Yapılışını merak edenler de lütfen buraya tıklayabilir misiniz?
Kadın erkek sorunlarına girmek istemiyorum. Herkesin bir doğrusu çıkar buradan. Yazmakla bitmez, anlatmakla bir sonuca varılmaz, dertli bir konudur işin aslı. O yüzden biz burada ne anlattığını değil, size ne anlattığını göreceğiz. Daha doğrusu sizler göreceksiniz ben bilemeyeceğim onu. Benim görevim sadece bunu paylaşmak ve bu animasyonu görmeyen insanlara ulaştırmak. Hepsi bu.
Evet, izlediniz ya da kimlerine göre seyrettiniz. Artık gerisi sizde dediğim gibi. Eğer size hiçbir şey sunmadıysa ya da anlatmadıysa boş verin, aynen devam edin sıkıntı olmaz. “Ne diyor bu makarna?” der geçersiniz. Yok, eğer bende beni götüren, anlatmak istediklerimi anlatan, paylaşımı, tüm sevgiyi almamayı, onu paylaşmayı, bir şeylerin tek taraflı değil de iki ya da daha çok taraflı olduğunu gösteren bir yan vardı diyorsanız benzer frekansları hissetmişiz demektir. O yanlar var ya işte o yanlardan birkaçı çok dokunmasa da etkilemiş olabilir. Üzerinden çok yıllar geçmiştir, ağlatmaz ama inceden gülümsetir hani ama buruktur tadı işte o gelmiş olabilir size de.
Birine verdiğiniz hediyenin, giderken geri verilmemesi normaldir elbet ama o verilen hediye ile yaşıyorsa insan işte o zaman yenisi gelmeden devam edemez o insan bu hayata. Bocalar, dengesi bozulur. Yenisi geldiğinde eskisi gibi olur mu bilemez, bilinmez de zaten. Ama dener dener duru. Her denemede başkalarının hediyelerini alır. Geri verir belki ama onlarınki de yerine oturmayabilir. Yine de dener ama insan. Denemelidir çünkü yaşıyordur. Hayat zaten bir denemedir bazı zaman. Dener, dener ve yine dener. Belki bir gün olur diye dener. Her yeni güne uyanmak gibi, istesen de istemesen de uyanmak gibi…