Oynanmazsa Olmaz 16 Mobil Oyun

Düşündüm taşındım dedimki bu oyunlar mutlaka ama mutlaka oynanmalı. Bilmeyenler vardır yada gözden kaçırılmıştır bir şekilde aman diyim dedim Bu oyunların yapımında çalışan, tasarımcısından, geliştiricisine, senaristinden, testerına kadar herkesi tebrik ve takdir etmeli. Çünkü bu oyunlar hakikaten çok iyi oyunlar. Buyrun size oynanmazsa olmaz 16 mobil oyun.

1 – Monument Valley
İlk sıraya koyarken hiç tereddüt etmediğim tek oyun diyebilirim. Gerek fikir, gerek grafikler, gerek sesler, gereksede oynanabilirlik açısından kesinlikle çok farklı bir yerde Monument Valley. Oyun şimdilik 10 bölümden oluşuyor ve bu on bölümü bitirmeniz çok kısa sürüyor ama merak etmeyin yeni bölümler çok yakında geliyor. Çok farklı bir oynanış tarzı olan Monument Valley hakkında hiç bir spoiler vermeden yazıma son veriyorum. Hiç düşünmeden direk alın ve oynamaya başlayın mükemmel bir şölen ile karşı karşıya kalacaksınız.

2 – Botanicula
Buyrun size bir Amanita Design eseri daha. Oyun oyundan çok bir film gibi ve sizi de içine alan bambaşka bir yere götüren hakikaten çok farklı bir yapıda olan bir oyun. Oyunun bilgisayar versiyonuda bulunuyor ve inanın çok komik bir ücrete satılıyor. Karakterleri, sesleri, grafikleri, atmosferi, müzikleri kısaca herşeyi çok ince detayına kadar düşünülmüş mükemmel bir biçimde tasarlanmış Botanicula oyununda. Bazen kendi kendime diyorum ki Amanita Design’a bir şekilde giriyim ve orda ne görev verirlerse yapıyım bu ekipte olmalıyım diyorum.

3 – Machinarium
Grafik açısından çok beğendiğim hatta ilk gördüğümde evet tam benim sevdiğim tarz dediğim çizimlere sahip bir oyun Machinarium. Oyun robot bir karakterin bir yerlere gitme çabasından ibaret aslında. Ama bu yolda çözmesi gereken birçok bulmaca çıkıyor. Bazı itemları alıp onları kullanıp hatta bazen bu objelerin birleşiminden bir obje yaparak kullanmanızda gerekebiliyor. Oyunun belkide en güzel oynanabilirlik özelliklerinden biride bu. Çok zevk alacağınızdan bulmacaları çözmek için kafa patlatacağınızdan eminim.

4 – Badland
Buyrun size yine sanat eseri gibi bir oyun daha. Grafiklerinden müziklerine, ses efektlerinden oynanabilirliğine, araçlarından atmosferine kadar mükemmel tasarlanmış bir oyun Badland. Bazı bölümlerde çok zorlansamda elimden bırakamadığım oynadıkça oynamak istediğim muhteşem bir oyun. Oyunun özü aslında tam anlamıyla uçamayan bir kuşumsu tüylü yaratığın, kötülüklerle dolu bir ormandan kaçmaya çalışması olarak özetleyebiliriz. Daha fazla bilgi için bir kaç video izlemeniz yeterli.

5 – Limbo
Limbo’yu ilk oynadığımda aklımdan geçen ilk soru hiçbir grafik olmadan sadece siyah ve beyaz bir dünya yaratarak bu kadar etkili ve bu kadar sürükleyici bir oyunu nasıl yapabildikleri oldu. Gerek oynanabilirlik gerekse müzikler sizi hazırlanmış olan bu ortama öyle bir çekiyorki sanki orada yaşıyormuş gibi oynuyorsunuz oyunu. Şiddet dolu bir ormanda geçen oyunu oynamanızı şiddetle tavsiye ediyorum!

6 – Contre Jour
Bazen bir karakter çok hoşunuza gider oyunda ve o karakterle aranızda bir bağ varmış gibi hissedersiniz ya yada ben öyle hissediyorum bilemiyorum işte bu sevimli tostoparlak yaratıktada bunları hissettim. Ha derseniz ki ne karakteri sadece bir gözden ibaret evet sadece bir gözden ibaret ama nasıl yapmışlarsa o tek bir gözle bile o kadar çok duyguyu verebilmişlerki hakikaten bravo. Oyunun fiziği inanın çok başarılı iPad hassasiyeti çok üst düzey olan oyunun müzikleride oyun kadar etkili. Zaten oyunun başında size kulaklık ile oynayın tavsiyesi geliyor. Tek sevmediğim yanı klasik oyunlar gibi 3 nesneyi toplamamızı istemesi bunun haricinde oyun mükemmel bir oyun.

7 – World of Goo
Biroğunuzun bildiği bir oyun söylenecek çok fazla birşey yok aslında. Hem zevkli hemde akıcı bir oyun. Contre Jour daki gibi sadece bir göz ile karakterlere bir çok anlamı ve karakteri ifadeyi yüklemeyi başarmışlar ve bu bile bence yeterli bir başarı. Atmosferide sizi oyunun içine alıyor ve oynanabilirliğin çok iyi olmasıyla birlikte oyun tadından yenmez bir hal alıyor.

8 – Duet
Bazen çok imreniyorum bu oyunları yapan adamlara daha doğrusu bu yaratıcılıklarına. Duet aslında çok basit bir mantığa sahip grafikleri çok fazla olmayan ama güzel bir oynanabilirliğe sahip enfes farklı bir oyun. Oyuna başladığınızda ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız. Bağımsız oyunlar arasında bence en iyilerden.

9 – Feed Me Oil
Aslında tarz olarak klasik bir tarz olan fakat grafikleri ve efektleriyle bu sıradanlıktan uzaklaşan çok güzel bir oyun. Aynı zamanda çevre duyarlılığınada mesaj veren oyunun iki versiyonu var her ikisinide oynamanızı tavsiye ederim.

10 – Year Walk
Biraz ürkütmeye hatta korkmaya ne dersiniz? sizi bilmem ama ben severim. FPS de özellikle bayılırım. Bir dönem F.E.A.R. oynarken oyunu yarıda bırakanları duyuyordum yada Silent Hill oynarken. Ama nedense ben çok seviyorum korku demeyelimde o anı yaşamak sanki sen ordaymışsın hissine kapılmak çok güzel bir deneyim. Mobil oyunlarda bunu ne kadar başarabilirlerki diye düşünürken Year Walk ile tanıştım. Oyun kesinlikle kulaklıkla ve gece oynanmalı. Alışılmış bulmaca oyunlardan çok daha farklı yapısıyla iskandinav mitolojisini çözmeniz ve o atmosferi yaşamalısınız.

11 – The Room
Eskiden Dracula vardı hatırlarmısınız üç seriydi oyun ve bulmaca ağırlıklıydı. Ben o oyunu çok sevmiştim bulmacaları yüzünden inanılmaz bir haz veriyordu. Aralarda bazı demolar giriyordu ve senaryosu müthişti. İşte The Room 1 ve 2 de bu tarz bir atmosfer var ve aynı karanlık ortam ürkütücü efekt ve sesler yer alıyor. Şifreleri çözüp, ilerlemeyi sevenler için kaçırılmaması gereken bir oyun.

12 – Darklings
Darklings çok eleştirildi yok Limbo çakması yok taklitçiliğinde bu kadarı vs. dendi fakat renkler dışında aslına bakarsanız ben bir benzerlik göremedim. Ülkemizde yapılan her oyuna yada her uygulamaya böyle yaklaşmak son derece yanlış bir davranış. Adamlar yapmış bizden birileri yapmış tanırsın tanımassın seversin sevmessin ama sonuçta birşeyler için uğraşılmış ve yapılmış. Aynı zamanda bu yapılan oyun ödülde almış. Bence bu oyun güzel bir oyun çok fazla oynamıyorum ama bence olmuş. Oynanış ise şöyle; karakterimizin karşısına gelen düşmanları üzerlerindeki simgelere göre öldürüyoruz. Örneğin W işaretine benzer bir işaret var karakterin üzerinde, o W işaretini ekrana çiziyoruz ve düşman ölüyor. Öldükten sonrada klasik 3 yıldız çıkartıyor onları topluyoruz. Mutlaka denemesi gereken oyunlardan olmayı fazlasıyla hak ediyor.

13 – Labyrinth 2
Civanın marifetini sonuna kadar kullanmış bir oyun Labyrinth. Çok öncelerde keşfettiğim bu oyunu listeye son anda ekledim. Oyun çok hassas bir board üzerinde topunuzu deliğe ulaştırmaktan ibaret. Evet ilk başta kolay gibi geliyor fakat bir çok engeller mevcut topu ulaştırmamıza mani olan. Özellikle lazer engellerine yaklaştığınızda lazerin çıkardığı vızzııı seside yaklaşıyor ve siz yani yönlendirdiğiniz topunuz uzaklaştığında sesde uzaklaşıyor. Sırf bu değil bunun gibi birçok güzel özelliği barındıran bir pyun. Zorluk seviyesini seçebildiğiniz Labyrinth ile isterseniz sizde bölümler tasarlayabiliyorsunuz ve en güzel yanı başkalarının tasarladığı oyunları oynayabiliyorsunuz. Eğer tasarımcısından daha iyi bir puan yaparsanızda en iyi zamanı alıyorsunuzki bunu birçok kez yapmışlığım vardır övünmek gibi olmasın.

14 – Trip Trap
İşte gurur verici ve bu listeye yazmadan geçemeyeceğim bir oyun. Neden derseniz geliştirme ve tasarımı Türk bir kadroya ait bu yüzden bile desteğe değer. Zaten oyun güzel kesinlikle oynanmalı, her ne kadar küçükler için bir oyun olsada oynanmalı. Kahramanımız bir fare ve peynirleri toplaması gerekiyor. Konu gayet basit ama evin belli yerlerinde onu farklı farklı engeller bekliyor. Normal oyun modu ve bulmaca modu olarak iki ayrı moda sahip bir oyun. Söylemesi ayıptır hepsini üç peynirle geçmiş bulunuyorum…

15 – Cut The Rope
Buyrun size bir çocuk oyunu daha! Listenin sonlarına doğru karizmayı çizdiğimin farkındayım fakat napabilirim bu oyunda oynanmassa olmaz çünkü bulmacaları oldukça güzel hazırlanmış. Heleki grafikleri mutlaka ama mutlaka görülmeli. Konu çok basit aslında sürekli şeker yiyen sevimli mi sevimli bir yaratığımız var bu yaratığımızla şekeri buluşturmalıyız yapacağımız şey bu. Bunu yaparkende ipleri kesiyoruz, odunlar kullanıyoruz, farklı karakterleri seferber ediyoruz, kopya çekiyoruz ve ödüller kazanıyoruz. En sevdiğim karakterinde Blue olduğunu söylemeden geçmek istemiyorum. Kendisi mavi bir kare. Çıkardığı sesler ve umursamaz tavrını çok iyi yapmışlar. Keyifli birkaç oynamadan sonra sıkılıp bırakabilirsiniz ama bir çocuğun bu oyundan sıkılacağını düşünmüyorum.

16 – Plants vs Zombie 2
Tamam kabul ediyorum bu listeye çok yakışmıyor olabilir ama strateji alanında bir oyun olsun dedim ve bu oyun türünün en iyilerinden biri olsun istedim. Gerek oynanabilirlik gerek karakterler gerekse zengin uygulama menüsü olsun oldukça iyi bir oyun. En kötü özelliği ise uygulama içi satın alma olayının cılkı çıkmış durumda. Sürekli olarak ya altın yada elmas aldırmak için bir yönlendirme var. Hatta bazı bölümlerde zorluk seviyesinin saçma sapan olmasıda bu alıma yönlendirme için. Çünkü ne kadar altınınız varsa o kadar yenilmezsiniz kapitalizmin soğuk nefesini duyduğumuz bu anlarda oyundan çok soğuyorum. Eğer kasarsanız 140.000 altınınız ve tüm bölümleri bitirmiş olabilirsiniz. Bir anlık gaza gelme ile; “ulan beş kuruş vermeden bitiricem seni!” diyip bunu yapabiliyorsunuz.

Oynanmassa Olmaz 16 Mobil Oyun