Evet Türkiye’de tasarımcı olmak gerçekten çok zor ve sabır isteyen bir iş. Aslında tasarımcı olmaktan çok müşterinin istediği şeyleri yapan bir operatör oluyorsun. Çünkü herkes tasarımdan anlıyor herkes bu işin uzmanı ve her kişi kendi fikrini en iyisi zannediyor. Aşağıdaki piyesin orjinal halini buradaki adresden bulabilirsiniz. Türkçe’ye çevirerek yayınlayan ve alıntı yaptığım kişi olan Bora Ünal’a da çok teşekkür ediyorum. Gerçekten çok doğru buldum. web, yazılım, grafik vb. işlerde uğraşan hemen hemen herkesin başına gelen olayları bize en iyi şekilde özetlemişler.
süperrrrr ))))
Yukarıda söylenen şeylerin hepsini eksiksiz yoğun bir şekilde yaşadım.
Hele müşteri gelip de ben de tasarım yapıyorum ya da benim oğlumda çok iyi tasarım yapar demiyor mu. Tam bir kabus.
Sonun da ortaya berbat hiç bir şeye benzemeyen bir site çıkıyor.
Sonra o da beğenilmiyor. Bir de işe patron faktörü eklenince insanın siniri daha çok bozuluyor. Müşteriyi memnun edememiş oluyorsun.
Bu konuda gerçekten çok doluyum. Maalesef bizim ülkemizde insanlar kendi işlerine bakmıyorlar. Hele web tasarımı konusunda özellikle firmanın çaycısı bile ben de bu işi biliyorum diyebiliyor maalesef.
sırf Türkiye’de değil inanın, dünyanın her yerinde çook benzer. (yurtdışında benzer ama küçük şeyler yaşadım) ama Türkiye şahsına münhasır, halen daha no#1 bence ))) (3 gün önce çekim yapıyorum firmada, tır şoförü geldi, kafasını foto mak. önüne uzattı – aynen şöyle “abey bengi de çekiviir, gataloğda ben de çıkcam euheeheheh ehe ehe” dedi ve hırlama gülme gibisinden sesler çıkardı. ))
bu kadar güzel anlatılabilirdi.
çok güzel anlatmışsınız 🙂 benden oğlunun resmini bannre koymamı istedi emlakçı.
Yazının üzerinden 5 yıl geçmiş, pek bi değişiklik yok..Yaratım sürecine herkesin dahil olduğu 😉 çok yoğun çalışmalar devam ediyor