Skip to main content

Uzun bir süredir, duyduğum bir sorudur “Dünya Klasikleri Hangi Yayınevinden Okunur?” Cevabım hep aynı oldu bu soruya. Tabi baktım ki sürekli tekrarlanıyor, bir yazı hazırlayayım dedim bu konu ile ilgili. Hem bu sayede internette araştıranlar için güzel bir kaynak niteliğinde olur, hem fikirler gelir, gelişir hem de yanlışlarım varsa bunları düzeltir, daha doğru bir kaynak elde ederiz diye düşündüm.

Bu soru çok sorulan bir sorudur. Fakat bu soruyu sorduktan sonra gerçekten okuyan kaç kişi vardır, onu bilemiyorum ve gerçekten merak ediyorum. Neden derseniz genelde yaşanan okuma sorunu, söz konusu klasiklere gelince daha da büyük bir sorun haline geliyor. Özellikle internette bulunan yorumları okuyunca kalp sıkışması yaşıyorum. Elbette henüz belli bir düzeye gelememiş gençleri hesaba katmıyorum ama bazen yetişkin, aklı başında gibi görünen, okuduğunu söyleyen ya da yazan, insanlardan da inanılması gerçekten güç sözler duyuyor ve okuyorum. Sadece bir örnek vererek bu konuyu kapatıp esas konumuza dönmek istiyorum.

Biri sormuş “Dostoyevski hangi yayınevinden okunur?” Hemen altına yorumlar gelmiş. Yorumlardan biri;
“Ya niye böyle eski şeyler okuyorsunuz? Biraz da yeni şeyler okuyun Türklerden okuyun ya”
Evet, ne yazık ki böyle bir şey ile karşılaştım. Bu ve bunun gibi daha yüzlerce hatta binlerce yorum var.

Bu örnekler çoğaltılabilir tabi ama dediğim gibi amacımız sorunu gösterip durmak değil, cevap veren, çözüme giden bir yazı hazırlamak. Her yazımda elimden geldiğince tarafsız, fanatizmden uzak cevaplar vermeye çalışıyorum. Eğer yanlış yerler varsa lütfen gerekçeleriyle açıklayınız.

Klasikler dediğimiz zaman aslına bakarsanız dünya edebiyatın çok büyük bir kısmından söz etmiş oluyoruz. Klasikler denildiğinde genelde sıkıcı gibi algılanan kitaplar, aslında okuması inanılmaz güzel, yazımından, kurgusuna, dilinden yaşattığı atmosfere kadar da muhteşem bir kaliteye sahip eserlerdir. Örneklendirmeye başlasam eminim upuzun bir liste çıkar. Ama nedense genel kanı bu şekildedir. Klasikler sıkıcıdır ama bir kaç tane okunmalıdır. Bence tam tersi klasikler muhteşemdir, hepsi okunmalı ve bünyede sindirilmeli, karaktere işlemelidir. Tüm yazılmışlardan daha değerlidir, olmazsa olmazdır, oksijen ne ise akciğer için, klasiklerde odur beyin için.

Tabi klasikleri okurken dikkat etmemiz gereken iki nokta vardır. Birincisi çevirmen ikincisi ise yayınevi. Bu iki nokta o kadar önemlidir ki bir eseri okurken hiçbir şey anlamadan sıkılarak ve bitsin artık diye okumanıza yol açabilir ya da bitmesin bu kitap ne olur bitmesin demenize yol açabilir. Bu kadar bariz farklarla karşılaştım inanın. Yirmili yaşlarda okuduğum bazı klasikler ile şu an tekrar okuduğum birkaç klasik eserde bunu yaşadım. O zamanlar kaliteli çeviriler azdı ve olanları biz bilmiyorduk. Bu kadar araştırma olanağımızda yoktu işin açıkçası. Genellikle ucuz yollu bulma yönünde hareket ettiğimizden, çevirmeni ve yayınevini göz ardı ediyorduk. Ama günümüzde son derece mükemmel çeviriler ve bunları kaliteli basan çok iyi yayınevleri var. İşte şimdi size bu yayınevlerinden bahsedeceğim.

Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları

Dünya Klasikleri için, ilk bakacağınız, ilk soracağınız yayınevi. Hatta bu alanda en iyi yayınevi. Öyle ki bu su götürmez bir gerçek. Alanlarında en iyi çevirmenlerle çalışan yayınevi bu konuda oldukça titiz davranıyor. Türkiye’nin en iyi çevirmenlerini bu yayınevinden bulabiliyorsunuz. Hatta çevirmenlerin birçoğu sadece Türkiye’de değil, yurtdışında da kendilerini kanıtlamış büyük yazarlar ve çevirmenler. Sadece çevirmen kalitesi olarak değil, aynı zamanda basım kalitesi ve kâğıt kalitesine de çok iyi. Sadece klasiklerde değil diğer serilerde de oldukça başarılı olan yayınevini tavsiye ediyorum. Özellikle kaçırmamanız gereken iki diziyi paylaşma istiyorum. Hasan Ali Yücel Klasikleri ve Modern Klasikler Dizisi. Bu iki dizinin kitaplarını hiç düşünmeden alın ve okuyun. Ne demek istediğimiz zaten anlayacaksınız.

Yapı Kredi Yayınları

Bir diğer kaliteli yayınevimiz ise Yapı Kredi Yayınları. İş Bankası Kültür Yayınları gibi Yapı Kredi Yayınları ‘da işini ciddiyetle, kaliteyle ve büyük bir özenle yapan bir yayınevi. Dünya klasikleri için Kazım Taşkent Klasik Yapıtlar dizisine bakmanız yeterli. Evet, biraz daha pahalı bir seridir ama verdiğiniz paraya değen bir kalite alırsınız. İki sorun vardır burada. Birincisi İş Bankası Kültür Yayınları kadar geniş bir seri yoktur dünya klasiklerinde. Sayı olarak daha azdır. Bir diğer konu ise kitapların ciltli versiyonları bulunmamaktadır. Ama çeviri kalitesi olarak İş Bankası Kültür Yayınları kadar kalitelidir. Aradığınız bir eseri bulmanız çoğu zaman mümkün olmayacaktır evet ama eğer aradığınız bir eseri bulursanız emin olun o eser en iyi çevirisi ile basılmıştır. Örneğin Don Quijote, Don Juan, Niteliksiz Adam gibi.

Dünya klasikleri az olmasına karşın, Türk Edebiyatının klasikleri oldukça fazladır Yapı Kredi Yayınlarında. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları ile sanki bir anlaşma yapmış gibiler. Türk yazarların eserlerini biz basalım, dünya klasiklerinide siz basın gibi. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınlarında Türk edebiyatı eserleri vardır elbet ama dünya edebiyatı kadar fazla değildir.

İletişim Yayınları

Dünya klasiklerini bulabileceğiniz bir diğer yayınevi İletişim Yayınları’dır. Oldukça kaliteli bir yayınevidir. Çevirileri genellikle başarılıdır zaten İş Bankası Kültür Yayınları’nın da çalıştığı, Mazlum Beyhan ve Ergin Altay gibi çok büyük çevirmenler ile çalışırlar. Kitapların kapakları kalitelidir fakat ciltli değillerdir. İş Bankası Kültür Yayınları’ndan sonra tercih edilebilecek bir yayınevidir.

Can Yayınları

İletişim yayınlarında olduğu gibi Can Yayınları da oldukça kaliteli bir yayınevidir. Zaten hemen hemen hepimizin bildiği ve sevdiği bir yayınevidir. Evet, kötü bir namı vardır pahalı bir yayınevi derler genellikle Can Yayınları için. Son dönemlerde kapaklarını değiştirip, farklı bir tarz yakalayan Can Yayınları bazılarına göre güzel bazılarına göre ise çok kötü bir yolda. Bana göre ise bazı eserlerinde kapaklar oldukça iyi bazılarında ise ne yazık ki oldukça kötü durumda.

Tabi bu kapak sorunu içeriği etkilememeli şahsen benim için kapak çok sorun değil. Sadece Franz Kafka’nın Dönüşüm adlı kitabında kapağa bir böcek basılması kötü olmuş. Hem de Kafka’nın mektup ile o dönemde kitabı basacak olan yayınevine sakın kapağa bir böcek resmetmeyin bu çok yanlış bir yönlendirme olur demesine rağmen. Mektubu okumak için tıklayınız. Can Öz’ün bu konuda bir konuşması yer alıyor. Bu konuşmada Kafka’nın kitaplarını basıyor olmanın bile ona ihanet olduğunu, bu yüzden kitaba böcek resmetmenin problem olmadığını söylüyor.

Dünya klasiklerinde tıpkı İletişim Yayınları gibi birçok büyük çevirmen ile Can Yayınları da çalışmaktadır. Nihal Yalaza Taluy, Ergin Altay, Tahsin Yücel gibi. Can Yayınları ile İletişim Yayınları konu dünya klasikleri olduğunda, hemen hemen aynıdırlar benim gözümde. Türkiye İş Bankası Yayınlarında eğer bulamamış isem, ya Can ya da İletişim Yayınlarına bakarım.

Özetleyecek olursam eğer;

1. Tercih – İş Bankası Kültür Yayınları

Artıları:
+ En iyi çevirilere sahip.
+ En iyi ve kaliteli baskı.
+ Yazım hatası yok.
+ Ciltli ve ciltsiz seçenekleri var.
+ Genelde yazarların tüm eserleri basılıyor.
+ Kolay bulunamayacak eserler basılıyor.

Eksileri:
– Ben bulamadım henüz.

2. Tercih – Yapı Kredi Yayınları

Artıları:
+ Genelde en iyi çevirilere sahip.
+ İyi ve kaliteli baskı.
+ Kolay bulunamayacak eserler basılıyor.

Eksileri:
– Ciltli seçenekleri yok ciltsiz kitapları çabuk deforme oluyor.
– Sayfaların arkası görünüyor okumak güçleşiyor.
– Az eser basılıyor.

3. Tercih – İletişim Yayınları

Artıları:
+ Genelde en iyi çevirilere sahip.
+ İyi ve kaliteli baskı.
+ Yazım hatası çok az.

Eksileri:
– Ciltli seçenekleri yok.
– Genelde az eser olduğundan bahsedilir.

4. Tercih – Can Yayınları

Artıları:
+ Genelde en iyi çevirilere sahip.
+ İyi ve kaliteli baskı.
+ Yazım hatası yok denecek kadar az.

Eksileri:
– Ciltli seçenekleri bulunmuyor.
– Fiyatları yüksek diğerlerine göre.
– Klasik eser sayısı diğerlerine göre daha az.

Tabi bunlar kişisel fikirlerim. İnternet üzerinden olsun, insanlarla konuşmalarımda olsun, benzer cevapları alıyorum. Dediğim gibi yanlışım ya da eksiğim olan bir kısım varsa yazın düzeltelim.

Çevirmenler ile ilgili

Çevirmenler ile ilgili daha ayrıntılı bir yorum yapmak isterdim ama benim edebi bilgim, görgüm ve dünya edebiyatı bilgim bu kıymetli insanları bırakın yazmaya, yorumlamaya bile yetmez. Kendilerini saygıyla selamlıyorum. Onlar gerçekten çok ama çok büyük ustalar. Bu kadar zor eserleri bu kadar güzel bir şekilde dilimize çevirip, o duyguyu bize geçirmek inanın kolay bir iş değil. Hayatta olanlara uzun ömürler diliyorum. Bizlere nice güzel eserler kazandırmaları dileklerimle.

Dünya Klasikleri Hangi Yayınevinden Okunur?

Dünya Klasikleri Hangi Yayınevinden Okunur?

80 Comments

  • Ahmet Üçtepeli dedi ki:

    Yordam ve Evrensel’de yayınladıkları edebiyat eserlerinde kaliteli bir çizgi tutturan yayınevleridir.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Evet dediğiniz gibi birkaç yayınevi daha var bu konuda oldukça iyi eserler basan. Bu yazımda sürekli sorulan, klasik eserlerde en iyi olanları listelemek istedim.

  • Mustafa dedi ki:

    Teşekkürler… Çok faydalı oldu.

  • fatma dedi ki:

    Çok teşekkürler önerilerinizi dikkate alacağım… Biraz once bir salaklık yapıp tutku yayınlarından ucuz diye birkaç kitap aldım alelacele araştırmadan. Dinlenme tesisinden kitap almak nasil bir fantaziyse 🙂

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Faydalı olmasına çok sevindim. Evet özellikle klasiklerde herhangi bir yayınevinden almamak en doğrusu. Klasikleri iyi bir çeviri ile hatasız okumak en güzeli. İyi okumalar.

      • Humam dedi ki:

        Arap edebilatından çeviri yapan yayınevi varmı .
        Bu konuda hangi yayınları öneriyorsunuz ?

  • Gürkan dedi ki:

    Eskiden Oda Yayınları çok meşhurdu Dünya Klasikleri konusunda, şimdilerde İletişim, İş Bankası ve Can Yayınları çok iyi bence. Oda Yayınları çok eleştiriliyor çeviri olarak. İş Bankası daha ekonomik gözüküyor ve daha geniş bir arşivi var. Ben şahsen İletişim Yayınlarını daha çok seviyorum, kitap tasarımı ve kalite olarak..

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Evet Oda Yayınları çok fazla vardı ve ne yazık ki çeviri olarak iyi değildi hatırladığım kadarıyla. İş Bankası Kültür Yayınları bu konuda büyük bir açığı kapatıyor ve hakikaten iyi iş çıkartıyorlar. Dilimize kazandırdığı klasik eser sayısı da oldukça fazla. Umuyorum hep böyle devam ederler.
      İletişim Yayınları da oldukça iyi fakat klasik eser az basılıyor İletişim Yayınlarında. Hemen hemen tüm eserleri İş Bankası Kültür Yayınlarında olduğundan ben tercihimi İş Bankası Kültür Yayınlarından yana yapıyorum.
      İyi okumalar.

  • Ekşici dedi ki:

    Gereksiz yere fazla yazmışsınız. Minimalist olun demiyorum fakat yine de yazıdan bir şeyler eleme işine biraz daha özen göstermelisiniz.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Fazla gelen yerleri okumak zorunda değildiniz, keşke okumasaydınız. Bana göre eleme yapacak bir kısım bulunmuyor. Eleştirinize göre yazımı tekrar gözden geçirdim fakat göremedim.
      Öneriniz için teşekkür ederim.

  • Oğuzhan dedi ki:

    Ben kitabın kapağına da önem veren biri olarak kesinlikle Can yayınları diyorum. İş Bankası Kültür Yayınlarından da aldığım,okuduğum kitaplar oldu.İş bankası Kitaplarının sayfalarının daha uzun ve geniş olması beni yoruyor,zaten uzun ve hazmetmesi zor olan klasikler böyle basılınca ;küçük bir duraksama anında, yarım saattir okuyorum halen 3 5 sayfa ilerlemişim diye düşünüyorum bu da bırakmama sebep verebiliyor.Emile Zola’nın(zaten ağır bir kitap)yaşama sevinci adlı kitabını böyle bıraktım halen de okuyamadım.Ayriyeten kapaklar da resim yok; buda kitabın çekiciliğini kesinlikle etkiliyor. Elbet en önemli olan içerik ama, kitabın içeriğini bilmeyen bir insan kitaba baktığında ilk başta bakacağı yer kapağı oluyor ve bu kapak kitaba bakan kişinin gözünde,kitabın hakkında genel bir düşünce canlandırıyor. Bu resim kitabı okurken kitaptaki karakteri,mekanı,olayı canlandırılmasına yardımcı oluyor .Bence bu yönden İ.B.K.Y ‘ın kapaklara resim basmaması eksi puan verilebilecek bir nokta. Ama Can Yayınlarından bir klasiği bulamazsam genelde ilk tercihim oluyor.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Bu konuda tam aksini düşünüyorum, o yüzden size katılamayacağım. Can Yayınlarının kapakları eskiden güzeldi evet fakat yeni kapakları ne yazık ki çok kötü. Özellikle bazı kapaklar şaşkınlık verici derecede kötü. Bunu yapan nasıl yaptı? Kim nasıl onayladı? Bu kitaba nasıl basıldı? Gibi sorular aklıma geliyor. Tabi bu zevk meselesi. Beğenenleri olmasa mutlaka geri adım atıp, eski kapak tasarımına devam ederlerdi.
      İş Bankası Yayınlarının Modern Klasiklerinin kapakları bence şu an piyasada ki en iyi kitap kapak tasarımları. Hasan Ali Yücel Klasikleri ise bir klasik eserin olması gerektiği gibi tek tip bir tasarım tipine sahip. Bu tasarımı beğeniyorum. Çevremde de herkesten olumlu benzer geri dönüşler duydum. Elbet beğenmeyen olacaktır ama dediğim gibi bunlar tamamen tasarımsal yani zevk meselesi. Örneğin Yapı Kredi Yayınlarının kapak tasarımları da gayet güzel. Yabancı klasiklerde kağıt tipinde bir sorun var. Ya ince bir kağıt kullanılıyor -Delta serisindekiler gibi- ya da beyaz kağıt kullanılıyor -Kazım Taşkent Dizisi- bu okumayı zorlaştırıyor. Ama dediğim gibi kapak tasarımları hiç fena değil. İletişim Yayınlarının ise klasikler serisinin kapakları çok iyi tasarlanıyor.

  • Feyza Karataş dedi ki:

    Kaleminize sağlık çok faydalı bir yazı olmuş. Bu zamana dek tercihim iş bankasından yana olmuştu. İletişim yayınlarına da şans vermeyi düşünüyordun fakat kararsızdım. Bir de onu denemek gerekiyor gerçekten. Teşekkürler..

  • Şeyma dedi ki:

    Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın yazım yanlışları var maalesef. Az önce Montaigne Denemeler okuyordum her şeyi birleşik yazmışlar(sayfa 19). Bu çok bariz bir hata bence. Yine de en iyi klasik basan yayınevi. Yazınız da çok yararlı bir yazı olmuş teşekkürler 🙂

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Yazım yanlışı şu ana kadar okuduğum eserlerde sadece Sefiller’in birinci cildinde denk geldim onun haricinde görmedim. Okuduğum eserler arasında en az yazım yanlışını İş Bankası Kültür yayınlarında gördüm. Hatta görmedim desem daha doğru olacak sanırım. Aynı şekilde Yapı Kredi yayınları da bu konuda çok iyi.

  • rahime dedi ki:

    Yazınızı çok faydalı buldum. Sizinle kesinlikle aynı fikirdeyim. İş Bankası, İletişim ve Can Yayınevi tercih ettiğim yayin evleridir ama acizane şunu söylemek istiyorum; Rus edebiyatı çevirilerinde İletişim Yayınevi bir adım önde bence. Bu benim fikrim elbette. Zaten Ergin Altay’ i görünce çeviren olarak gözüm kapalı alıyorum Rus edebiyatında 🙂

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Çok teşekkür ederim geri dönüşünüz için. Rus edebiyatında Nihal Yalaza Taluy, Mazlum Beyhan, Koray Karasulu, Ergin Altay gibi çok büyük çevirmenlerin çevirileri mevcut İş Bankası Kültür yayınlarında. İletişim Yayınları da dediğiniz gibi iyi ama eser sayısı daha az.

  • Ayla dedi ki:

    Yazı için teşekkürler, yorumlar bile çok bilgilendirici. Bence de Dünya edebiyatı açısından bakınca ilk önce YK sonra Can kitapevleri geliyor ancak kimin çevirdiğine de bamak lazım yoksa montaigne denemeler gibi çok farklı yorumlar okumuş olursunuz

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Teşekkür ederim geri dönüşünüz için.
      Aslında dediğiniz gibi çevirmen önemli burada. İyi çevirmenlerle çalışan yayınevleri olarak bakacak olursak İş Bankası Kültür Yayınları, Yapı Kredi Yayınları, Can Yayınları ve İletişim Yayınları çıkıyor. Elbet diğer yayınevlerinde de vardır fakat enleri sıraladığımızda karşımıza bu liste çıkıyor. Tabi tercihler değişebiliyor.

  • inci dedi ki:

    Set halinde almak istesek tavsiye edebileceğiniz bir set var mı? Şu anda Maviçatı yayınevlerinin 2 adet seti mevcut. Fiyat olarak da internet alışveriş sitelerinde en uygunu o. Tavsiye eder misiniz? Alıp almamakta kararsız kaldım.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Tavsiye edeceğim bir set yok ama kitapyurdu bazen setler yapıyor ve fiyatları uygun oluyor. Onlardan tercih edebilirsiniz belki. Tabi çevirmeni kimdir incelemek lazım. Bahsettiğiniz sette çevirmen bilgisine rastlayamadım. Daha önce hiç bir kitabını okumadığım bir yayınevi o yüzden bilemiyorum. Tavsiyem yukarıda bahsettiğim yayınevlerinden birinden bir klasik alıp okumanız. Yakın zamanda klasik kitaplara yeni başlayan kimseler için ilk 20 kitap gibi bir yazı yayımlayacağım. Bu yazıdakilerle güzel bir başlangıç yapılabileceğini düşünüyorum.

      • Gökçe Atak dedi ki:

        Metin Bey , ergenlik dönemindeki çocuklarıma en iyi seti almak istiyorum. Lütfen yardımcı olurmusunuz?

    • mustafa korkmaz dedi ki:

      merhaba Stefan Zweig can yayınlarından almak istiyorum ama iş bankası yayınları da var alternatif olarak.şu aralar yeni kitaplar da basılıyor can da fiyat dışında sizce sıkıntı olur mu ille de can yayınlarını alsam

    • Semiha dedi ki:

      Merhaba
      Yazınızı çok faydalı buldum.emeğinize sağlık.Öteki yayınları hakkında ne düşünüyorsunuz. Özellikle Dostoyevski nin bu yayınevinden çıkan kitaplarını bir türlü bitiremiyorum
      İlginiz için teşekkürler

      • Metin Yılmaz dedi ki:

        Merhaba,
        Çok teşekkür ederim. Öteki yayınevinden sadece Yeraltında Notları okumuştum yıllar önce. Sonrasında İş Bankası Yayınlarından, Nihal Yalaza Taluy çevirisi ile okudum. O zaman doğru kitabı okuduğumu anladım diyebilirim.

  • busra dedi ki:

    Antik bati diye bi yayn var o nasil

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Kısaltılmış kitapları tavsiye etmiyorum. Bahsettiğiniz yayınevinde Sefiller 512 sayfa, Suç ve Ceza 384 sayfa olarak basılmış. Tavsiyem iyi bir çeviri ile, kısaltılmamış versiyonunu, hatasız bir yazım ile okumanız.

  • mustafa korkmaz dedi ki:

    metin bey 2.sınıf ta devam eden oğluma klasikleri almak istiyoruz kaliteli bir yayınevi önerebilirmisiniz acaba.?

  • Sinem dedi ki:

    Merhaba Can için kitap kapağında böcek basmasından bahsetmişsiniz, İş Bankası’nın da ondan eksik kalır bir yanı yok kapakta böcek basma konusunda. Bu kitabı gerçekten iyi bir çeviriden okumak istiyorum ama yazarın yaptığı bu kadar açık bir uyarı karşısında böylesine kayıtsız kalınması gerçekten beni sinir ediyor.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Evet, haklısınız ne yazık ki bu konuda yayınevlerinin saygısı yok. Hoş, saygısı olanı bulmak zaten çok zor günümüzde. Çeviri olarak Can Yayınları ve İş Bankası Yayınları her ikisi de çok iyidir.
      Can Öz’ün bu konuda bir cevabı vardı. Kendisine twitter üzerinden sorduğumda, bu soruyu cevapladığı videonu yer aldığı bir youtube linki göndermişti. Cevabı burada; https://youtu.be/JBJS6QxEA_A?t=564
      Fakat burada bir yanlışlık var o da şu ki, Kafka yayımlanmasını istemiyorsa neden kapakta böcek kullanmayın bu okuyucuları yanıltır desin ki? Demek ki yayımlanmasını istemiş bir zaman.

  • Biri dedi ki:

    Merhaba, ben Dorian Gray’in Portresi’ni okumak istiyorum. Everest Yayınları’nın sansürsüz baskısı (çevirisi de ödül almış bildiğim kadarıyla) ile Can Yayınları’nın ki arasında gidip geliyorum. Bazısı Can Yayınları’nın çevirisini, bazılarıysa Everest Yayınları’nın çevirisinin daha iyi olduğunu söylüyor. Siz ne düşünüyorsunuz, okuduysanız bir fikir verebilir misiniz? Şimdiden çok teşekkür ederim!

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Kitaplarda sansür uygulanması, kısaltılması ya da isteğe göre değiştirilmelerine tahammül edemiyorum. Bu sebeple sansürsüz baskıyı tavsiye ederim. Hem ciltli versiyonu da bulunuyor Everest yayınlarından çıkan sansürsüz Dorian Gray’in Portresi’nin.

  • Aycan ALP dedi ki:

    Hay Allah razı olsun. Hap gibi, kısa net sonuç odaklı bir yazı.
    Klasiklerle tanışmam babamdan kalma “Altın Kitaplar” yayınları ile oldu, ancak babamın kitaplığında olmayanları almak istediğimde kafamda hep bu soru oluyordu. Çok teşekkürler.

  • Burcu dedi ki:

    Ithaki Yayinlari da klasiklerden basmaya basladi. Onun hakkinda da bir gorusunuz var mi?

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      İthaki Yayınlarının çeviri hataları, yazım hataları ve dil bilgisi hataları yüzünden kitabı okumak çoğu zaman güçleşiyor. Bazı kitaplarda bu hataları çok fazla olurken bazı kitaplarda çok daha az hatta hiç olmuyor. O yüzden İthaki Yayınları ile ilgili net bir şey söylemek zor. Bir iki kez klasik eserlerini okumuştum fakat tercih olarak yazımda bahsettiğim çevirmenleri ve yayınevlerini tercih ediyorum. Onlarda olmayan, İthaki Yayınlarında olan bir klasik esere de denk gelmediğim için İthaki Yayınlarını tercih etmedim.

  • Burcu dedi ki:

    Bir de yukarida ki yorumda dikkatimi cekti ben Dorian Gray’in Portesi’ni Can Yayinlari’ndan okumustum fakat yorumu okuduktan sonra supheye dustum kitabin tamami degil mi yani Can Yayinlarindaki Everest’ten tekrar Okumali miyim?

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      İki çeviriyi de okumadığım için bir şey demem doğru olmaz. Ama yorumda da dediğim gibi sansürsüz versiyonu tercih etmenizi tavsiye ederim.

  • Fatih Aslan dedi ki:

    iletişim yayınlarını tek geçerim. hem baskı kalitesi hem de cümle dizgisi ayrıca kitap kapaklarına çoğunlukla gösterilen özen sebebiyle. tamam bir spor arabanın fiyatı herkesçe malum ama fiyatlarında bir güzellik yapsalar iyi olurdu. iş bankası yayınlarını ciddiye bile almam. diyelim ki bir tolstou romanı alacaksınız. alacağınız kitap tolstoy’a ait olan bir eser değil, iş bankasının telif hakkını ödeyerek aldığı bir kağıt yığını alacaksınızdır. bu o yazara ait bir eser değil. iş bankasına ait bir MALdır imajını çok net bir şekilde veren bir şirket iş bankası. kitap değil de satıcısından escort alıyormuşsunuz gibi bir his yaratıyor. bu yaklaşımı sebebiyle iş bankası yayınları midemi bulandıran içimi kaldıran biryapıya sahiptir.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      İletişim yayınları ile söylediklerinize katılıyorum kaliteli ve özenli çevirileri mevcut. Fakat ne yazık ki fiyatları çok yüksek İletişim Yayınlarının.
      İş Bankası Yayınları için yazdıklarınızı anlayamadım. Sanırım bir yanlışlık ya da farklı bir yayınevi ile karıştırma durumu var. Çünkü yayıncılık alanında İş Bankası yayınlarının bastığı eserler her zaman için ilk tercih sebebidir bir çok insan için. Bu konuda yazdıklarınızın doğru olmadığını düşünüyor ve size katılmıyorum.
      İyi okumalar.

  • ahmet dedi ki:

    öncelikle yazı için Metin Bey’e ve yorumlar için herkese teşekkürler. Metin Bey, özellikle kitapyurdu sitesinde iletişim, iş bankası gibi yayınların indirimleri oluyor ancak yine de diğer bir takım yayınevlerinin alışveriş sitelerinde 20 kitap=100TL civarı fiyatlar oluşmuyor elbette. Şahsi görüşüm yorumlarda adı geçen seçkin yayınevlerinden vazgeçmemek gerektiğidir. Amaç hikayeyi öğrenmek değil, yazarın ruh dünyasına girmek ise bu şart. Acaba bu yayınevlerinin set olarak daha uygun fiyatlarla 20-30 kadar temel klasiği satma durumları olmuyor mu? Bir de siz 30 kitaplık bir liste oluştursanız acaba favori listeniz nasıl olurdu. Teşekkürler..

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Evet, önemli olan çeviri ve yayınevinin özeni elbette. Bu sayede yazarın dünyasını daha iyi anlayabiliyoruz. Aksi takdirde sıkıcı saatler olarak gelebiliyor klasik eser okumak insanlara. Bu yüzden belli çevirmenleri ve yayınevlerini tercih etmek şart.
      Klasik eserler ile ilgili http://metinyilmaz.me/klasik-kitap-tavsiyeleri/ bu yazıyı hazırlamıştım. Burada bulunan eserleri tavsiye ederim.
      İyi okumalar.

  • Visal dedi ki:

    Metin bey çok iyi bir yazı olmuş Çok faydasını gördüm Yayın evleri konusunda isime ve kağıt/baskı kalitesine takılmaktan ziyade, çevirmenin kalitesi çok önemli. Neticede mal satın almış gibi değil yazarın ruhunu anlayabildiğimiz kalitede çeviri satın almış olmalıyız Elbette kitabın çabuk deforme olmaması için kitabın fiziki kalitesi önemli ama öncelik olmamalı Ben hem yazınızdan hem de yorumlardan çok yararlandım Herkese teşekkürler iyi çalışmalar

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Çok teşekkür ederim, beğenilmesine sevindim.
      Evet, dediğiniz gibi en önemli etken çeviri bence de. Her zaman ilk baktığım kriterdir. Sonrasında yayınevine bakarım. Bu ikisi haricinde bir kriterde zaten olmamalı.

    • Saime dedi ki:

      Merhaba! Diriliş ‘i(Tolstoy) Ararat Kitabevi’nden okumalı mıyım, karar veremedim. Mine Kabaağaç çevirisini yapmış. Evimde bu yayından var. Birinci cildi 1969, ikinci cildi 1976 basımı.

  • Emre dedi ki:

    Varlık yayınları nasıl es geçilmiş anlamadım. Nihal Yalaza Taluy gibi muhteşem bir çevirmenin elinden çıkmış o güzelim Rus Klasiklerinin tadını başka yerde bulamazsınız.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Es geçilmesi imkansız bir çevirmendir Nihal Yalaza Taluy ve geçilmedi de esasında. Çünkü İş Bankası Yayınlarının çevirilerinin bir çoğu Nihal Yalaza Taluy’a ait. Sanırım bir yanlış anlaşılma oldu. Sitesinden ya da kitapyurdu.com veya babil.com gibi sitelerden de bakabilirsiniz.

  • Fatih dedi ki:

    İş bankasında Suç ve Ceza’nın, hem Nihal Yalaza Taluy hem Mazlum Beyhan’ın çevirileri yayınlanmış. (Halen her ikisi de var mı bilmiyorum.) Taluy’un baskısı 1025, Beyhan’ın baskısı 705 sayfa gözüküyor. Bu sayfa farkının nedenini biliyor musunuz?
    Ayrıca Rus Edebiyatında siz hangi çevirmeni tavsiye ediyorsunuz. Örneğin yukarıdaki örnekte N.Y. Taluy mu yoksa Mazlum Çimen mi alınmalı. Yoksa Hasan Ali Ediz veya Ergin Altay gibi seçenekler daha mı iyidir.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Her iki çevirmenin de kitapları düşünmeden alınabilir. Bu konuda şüpheniz olmasın. Sayfa farkını bilmiyorum eğer link verebilirseniz inceleyebilirim.
      Rus Edebiyatında Mazlum Beyhan, Hasan Ali Ediz, Nihal Yalaza Taluy, Ergin Altay, Koray Karasulu, Sabri Gürses, Ayşe Hacıhasanoğlu, Mehmet Özgül gibi isimleri biliyorum ve kesinlikle düşünmeden alabileceğiniz çevirileri yapan çeviri ustalarıdır. Zaten bu isimlere yorum yapacak değilim. Sadece öneri olarak yazıyorum.
      İyi okumalar.

  • zeynep dedi ki:

    Merhaba,
    dionis yayınları hakkında ne düşünüyorsunuz klasikler için

  • Sertaç dedi ki:

    Merhaba öncelikle yazınız için teşekkür ederim epeyce fikir sahibi olmamı sağladı. Dorian Gray’in Portresi hakkında bir sorum olacak. Ben Can Yayınları’ndan almak istiyordum fakat Everest Yayınları’nda sansürsüz basım diye geçiyor. Yani Can Yayınları sansürlü mü basmış öyleyse Everest’den alacağım. Bir de Can Yayınları’nda 279 sayfa Everest’de 190 bu büyük sayfa farkının sebebi nedir?

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Ben de aynı ikilimde kalmıştım. Seçimim Everest yayınları oldu çünkü sansürlü bir kitap okumak istemiyorum. Arada sayfa farkı sanıyorum ebat ile alakalı. Çünkü Everest yayınlarının bastığı kitap, Can yayınlarından daha büyük bir ebata sahip. Bu sebeple bir sayfa içine daha fazla kelime almış, sayfa sayısı da düşmüştür diye tahmin ediyorum. Ayrıca Everest yayınları ciltli güzel bir edisyon hazırlamış bu da artı bir özellik olmuş.

  • Hasan dedi ki:

    Merhaba bu bilgilendirici yazınız için teşekkür ederim.Ben D.H. Lawrence’ın Lady Chatterley’in Sevgilisi/Aşığı isimli eserini okuycam ama hem yapı kredi hemde can yayınlarından çevirisi var. Yapı Kredi’den çıkan kitabın çevirmeni Akşit Göktürk iken Can yaynlarından çıkan kitabın çevirmeni ise Meram Arvas hangisini almalıyım sizce hangisinin çevirisi daha iyi bilgi verebilir misiniz? Ayrıca Nihal Yeğinobalı’nın çevirilerini tavsiye edermisiniz? Teşekkürler.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Bahsi geçen eserleri okumadığım için çevirmenler ile ilgili yorum yapamayacağım. Fakat her iki çevirinin de iyi olacağını düşünmekteyim. Akşit Göktürk zaten bilinen bir çevirmen, Meram Arvas ise Büyücü ve İki Şehrin Hikayesi kitaplarının çevirmeni ve oldukça iyi çeviriler diye biliyorum. Yorumlara bakılırsa bu kitap için Meram Arvas çevirisi tercih edilebilir gibi duruyor.
      Nihal Yeğinobalı çevirilerinde ise gereğinden fazla yorum ile karşılaşıldığı söylenir. Çok önceden Babalar ve Oğullar çevirisini okumuştum yanlış hatırlamıyorsam ve akıcı değildi. Yıllar sonra Ergin Altay çevirisi ile tekrar okuduğumda ise elimden bırakamadan okumuştum. Tabi bu her çeviri için geçerli değildir.

  • Şadan Uzunoğlu dedi ki:

    Muhterem,
    Bence, çok önemli ve güzel bir çalışma yapmışsınız.Tebrik ederim.
    Anlaşılan o ki kitap kurdusunuz.sizin tavsiye edeceğiniz Dünya klasiklerin özetlenmiş şekli var mı?
    Yaşım ileri, gözlerimi de fazla yormadan.
    Bildirirseniz sevinirim.
    Sevgiler sunarım.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Özetlenmiş olarak mutlaka vardır fakat özet hali orjinal eser kadar keyif vermeyebilir. Kısaltılmış metin olarak basılan edisyonlar var İş Bankası Kültür Yayınlarında onları terchi edebilrisiniz ama dediğim gibi aynı tadı vermeyecektir.
      İyi okumalar.

  • Salih dedi ki:

    Sizin gibi bilgi ve tecrübelerini derli toplu ayakları yerebasan bir şekilde paylaşım ve yayınlarda bulunan kişilerin olması ne güzel. Çok teşekkürler çok faydalı bir paylaşım olmuş.

  • Can dedi ki:

    Bu İş Bankası yayınların cidden çok güzel. En son İlyada’yı aldım. Yalan olmasın ama pek çok yayında olmayan bir özellik var. Kitap 1000 küsür sayfa. İlyada normalde 600 sayfa civarlarında oluyor ama İş Bankası’nda Hasan Ali Yücel Serisi adı altında yayınlanan kitapta, dönemi çok iyi anlatan 200 küsür sayfalık bir ön yazı var. Sonunda destanda her adı geçen kişi, şehir vs. için konulmuş bir sözlük var. Az buz değil yani baya iş. Ve bunlar olmadan İlyada’yı anlayıp da tadına varmak mümkün değil. Şimdi elimde Sahaflardan birinde değiş tokuş edip aldığım, Atlantis Yayınlarının Kumarbaz’ı ve Oda Yayınlarının Dava’si var. Var mıdır okuyan bu yayın evlerinden ? Sizce bunları da İş Bankasından almaya çalışmalı mı ? Teşekkürler.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Evet, dediğiniz gibi oldukça özenli bir çalışma ile hazırlanıyor kitaplar. Şu zamana kadar yapılmış en iyi serileri basıyorlar hakikaten ülkede yapılan en iyi ve en doğru kültürel çalışma.
      Bahsettiğiniz yayınevlerinden Atlantisin kitaplarını okumadım, o yüzden bir şey diyemem ama internetten baktığım kadarıyla iyi şeyler yazılmamış. Oda yayınlarından bir kaç kitap okumuştum ama maalesef çeviri yüzünden bir daha tercih etmedim. Örneğin Kumarbaz adlı eseri Koray Karasulu çevirisi ile okumak emin olun çok daha iyi olacaktır. Kitaplarda çeviriye dikkat edilmez ve fiyata göre alınırsa eğer ne yazık ki hem kitaplardan hem klasik eserlerden soğumak mümkün olur. O yüzden çeviriye dikkat edilmesi en başta gelen şart olmalı.
      İyi okumalar.

  • Oğuzhan dedi ki:

    İndigo Kitap sizce nasıl çevirileri kitapların sağlamlık açısından kalitesi olarak nasıl buluyorusunz ?

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      Çevirilerinin çok iyi olmadığını biliyorum. Klasik eserler için tercih edebileceğim bir yayınevi değil. Alternatiflerine baktığımızda, karşılaştıramayacağımız kadar iyi çevirmenler var.

  • Murat Doğan dedi ki:

    Merhaba, öncelikle bu sistemi düşünüp araştırıp, paylaştığınız için sizi can ı gönülden tebrik ediyorum. Yazılanlar da mantık da oldukça hoş ve gerekli. Bu konu kesinlikle geliştirilebilir. Okuyucuların ve okuyucu olma yolunda ilerleyen arkadaşlarımızın gerçekten yararlanacağı bir alan olabilir. Türkiye de zaten malumunuz, okuma oranı çok düşük ve okunan kitapların da çevirileri kötü olursa bu durum daha da içler acısı bir hal alır. Ben de bireysel anlamda elimden geldiğince okumaya gayret ediyorum. Fakat söz konusu çeviri olduğunda yukarıda yazılanların biraz dışında düşünüyorum. Bir kitabı ve bir çevirmeni spesifik olarak ele almaya çalışırım her zaman. Bu kitapları da tek tek örneklendirmek gerekecektir. Hepsini yazmam en azından şimdilik zor olacağı için şimdilik yukarıda yazılanlardan ve aklıma gelenlerden bahsetmek isterim. Örneğin;iş bankasından bahsedilmiş, The Great Gatsby – Francis Scott Fitzgerald İn eseri çok önemlidir ve bu kitabı birçoğumuz biliriz. İş bankası bu kitabı basıyor olmasına rağmen ben kesinlikle Bilge yayınlarını tercih ederim. Sebebi çok basit çevirisi Can Yücel’e ait. Bu sadece spesifik bir örnek. İş bankasından çıkan Shakespeare’in çevirileri Sabahattin Eyüboğluna ait, daha iyisi yok. Dostoyevski – Suç ve Ceza yine iş bankası çünkü Mazlum Beyhan çevirisi, şüphesiz daha iyisi yok. Fakat bu çeviri nasıl ki iş bankasında yayınlandı aynı şekilde Kor yayınlarından çıkan Gorki – Ana kitabı yine Mazlum Beyhan çevirisi,bunu da kor yayınlarından okumak gerek haliyle. Sonra yukarıda Kafka ile ilgili yorumlar da gözüme ilişti. Söz konusu Kafka olunca kesinlikle Cem Yayınları, Kamuran Şipal çevirisidir ve şüphesiz daha iyisi yok. Çevirmeni araştırıp kitaplarına göz atacak olursanız farkedersiniz ne kadar önemli olduğunu. Bunun yanı sıra, Sigmund Freud, Alfred Adler, Günter Grass, Hermann Hesse, Rilke gibi isimleri olağanüstü bir çeviri kabiliyetiyle Türkçeye kazandırdı. Zaman içerisinde elimden geldiğince bir şeyler yazmak isterim bu platforma, kendinize iyi bakın. Keyifli okumalar.

  • Saime dedi ki:

    Merhaba! Diriliş ‘i(Tolstoy) Ararat Kitabevi’nden okumalı mıyım, karar veremedim. Mine Kabaağaç çevirisini yapmış. Evimde bu yayından var. Birinci cildi 1969, ikinci cildi 1976 basımı.

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba,
      İş Bankası Kültür Yayınlarının, Ayşe Hacıhasanoğlu çevirisini tavsiye ederim.

      • Serpil dedi ki:

        Çok faydalı bir yazı olmuş.Teşekkürler. Peki ithaki yayınları hakkında ne düşünüyorsunuz?

        • Metin Yılmaz dedi ki:

          İthaki ne yazık ki okuyucusunu üzüyor. Özellikle çeviri konusunda özensizliği ve yanlışları okuma zevkimizi fena halde baltalıyor. İmla yanlışları, baskı hataları da cabası. Bir diğer sorun ise bazı kitapları uzunca bir süre tekrar basmıyorlar. Sahaflarda fahiş fiyatlara satılıyor ama yine de İthaki bu konuda bir yeni baskı yapmıyor. Bir kitabı basıyor, sonra onu bir seriden tekrar basıyor. Daha sonra ciltlisi diğer tekrar basıyor. Kitap seride mi özel basım mı hepten karışıyor. 3-4 farklı baskı. Seriyi takip edenler kızıyor tabi örneğin ben… Bilim kurgu eserleri yüzünden İthaki yayınlarını takip ediyorum ama onun haricinde ne yazık ki tercih etmiyorum.

  • ali dedi ki:

    merhaba…bordo siyah yayınevi nasıl…kapak kısmı hoşuma gidiyor..okuyasım geliyor ama kararsızım çevirisikonusunda..

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Bu yayınevinden bir kitap okuduğumu hatırlamıyorum. O yüzden yorum yapamayacağım. Fakat gördüğüm kadarıyla telif sorunu olmayan kitapları oldukça uygun bir fiyata satıyorlarmış. Bu güzel tabi çeviriler de iyiyse. Tercih eder miyim bilmiyorum. Okumak istediğim bir kitap olursa ve çevirisi yoksa neden olmasın. Ama Sefiller’in Yalçın Volkantoklu çevirisi varken, buradan tercih etmem.

  • Humam dedi ki:

    Arapçadan çevirilecek bir eser için hangi yayınevi önerirsiniz ?

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      İş Kültür, YKY, Kronik, TTK Yayınları, Can, Kronik, İletişim gibi yayınevlerinin çevirileri oldukça başarılıdır. Tabi hangi kitaptan bahsettiğinizi bilmiyorum çok genel oldu ama bu yayın evlerinden okunabilir.

  • sude naz dedi ki:

    Merhaba, arada kaldığım bir konu var. Dorian Gray’in Portresi. Bilirsiniz, sansürlü ve sansürsüz hali olarak okunuyor ve hangisi okunmalı kimse net bir şey söylemiyor. Sansürsüz halini basan da çok fazla yayın yok anladığım kadarıyla. Sizce sansürlü mü okunmalı, sansürsüz mü? Sansürlü diyecekseniz önerdiğiniz bir yayınevi var mı acaba? Teşekkür ederim şimdiden ^^

    • Metin Yılmaz dedi ki:

      Merhaba, evet, be de sansürsüz okumayı severim. O yüzden tercihim hep bu yönde oluyor. Tabi çeviri kalitesi de önemli. Bildiğim kadarıyla sansürsüz basan everest yayınları idi.

Leave a Reply

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.